Şimdi baştan söyleyeyim, ben hayvan severim. Köpeği, kediyi ayrı severim. Ama bu oyundaki köpekler var ya… bunlar başka! Sanki sokaktan değil, direkt bankadan çıkmışlar. Gözleri parıldıyor, kulübeleri bonus kokuyor. Oyunun adı “The Dog House Megaways” ama aslında “Kazançlar Mahallesi” desek daha yerinde olur.
Bir gün Slotter’ı karıştırırken önüme düştü bu oyun. Daha önce orijinalini oynamıştım. Ama bu Megaways versiyonu? Dedim “bu farklı kokuyor.” Açtım, baktım. Kulübeler üç katlı olmuş, köpekler daha iri. Giriş ekranı bile “burası ufak kazançlar için değil” diye bağırıyor.
The Dog House Megaways’in en keyifli yanı, her dönüşte farklı kombinasyon sayısı sunması. Yani her spinde makaralarda 2 ile 7 arasında sembol var. “Bugün kaç kombinasyon var?” diye heyecanla bakıyorsun. Bu da zaten her dönüşü farklı kılıyor.
Wild semboller? Aman yarabbim… o kulübe sembolleri bir denk geliyor ki, x2, x3 çarpanlarla birlikte. Ve üstüne üstlük, bunlar sabitleniyor. Free spin özelliğinde gelen wild’lar yerinden oynamıyor. Eee çarpanlı wild sabit olursa ne olur? O kulübe apartmana dönüşür!
Oyunun iki farklı bonus modu var. Sticky Wilds ya da Raining Wilds. Birini seçiyorsun, ona göre takılıyorsun. İkisinin de keyfi ayrı. Hangisini seçeceğin ruh haline bağlı. Biri garanti, diğeri heyecan dolu. Ama sonuç? Kazanç, tabii ki!
The Dog House Megaways, animasyonuyla, ses efektleriyle cidden kaliteli bir oyun. Ama bu kaliteyi hissettiren şey, onu nerede oynadığın. Slotter burada farkını koyuyor. Oyunu açtığın anda site seni içine çekiyor. Hiçbir kasma, donma yok. Çatır çatır dönüyor makaralar.
Slotter’ın bonuslarıyla birleşince oyun daha da tatlı oluyor. %100 hoş geldin bonusu, free spin kampanyaları… Hele bazen bu oyuna özel promosyonlar çıkıyor. İşte o zaman köpekler de seviniyor, sen de. Oyun keyfi bir yana, kazancın keyfi ayrı bir olay.
Bir de mobil uyumluluğu şahane. Otobüste, kahve molasında, gece yatağa uzanmışken… nerede olursan ol, kulübeye girebiliyorsun.
The Dog House Megaways seni sıkmaz. Şansına güveniyorsan, bu oyunda her şey mümkün. Büyük kazançlar için illa büyük yatırımlar gerekmez. Bazen ufak bir çevirme, hayatının en şanslı anı olabilir.
Köpekler orada bekliyor. Kulübeler hazır. Çarpanlar dizilmiş. Sadece senin gelmeni bekliyorlar. Dön şu makarayı. Belki de o havlayan köpek bu sefer sana şans getirecek.
İtiraf edeyim, “Blue Heart” ismini ilk gördüğümde içim bi’ burkuldu. “Bu da herhalde hüzünlü bir…
Şimdi itiraf edeyim… “Action Money” adını ilk gördüğümde içimden bir aksiyon filmi açma isteği geldi.…
Bazen öyle anlar olur ki, için yanar da bir türlü dışarı atamazsın o ateşi. Ben…
Bir insanın dokunduğu her şey altın olur mu? Normalde olmaz. Ama Midas’ın elinde iş değişiyor.…
Şimdi dürüst olalım. Hayat bazen ciddiyetle boğuyor bizi. Sabah işe git, akşam dön, fatura, stres,…
Bazen insan sadece oturup dertsiz tasasız bir şeyler çevirmek ister ya… İşte o günlerden birindeydim.…